Seyahatler, tatiller sırasında dışarıda yeme sıklığının artışına paralel olarak gıda güvenliği tehlikesi de giderek artıyor. Özellikle gıda zehirlenmelerinin en çok yaz aylarında görüldüğü de bir gerçek. Besin aracılığıyla vücudumuza taşınan bakteri, virüs, parazit, toksin ve kimyasal maddeler besin zehirlenmelerine neden olabiliyor.
Otel ve restoranlarda zeytinyağlı, salata, sütlü tatlı gibi soğuk tüketilen gıdaların, soğuk hatlarda bulunmasının gıda güvenliği açısından temel bir gereklilik. Et ve süt ürünleri grubunda soğuk zincir sağlanmazsa gıda zehirlenmesi riski artabilir. Donmuş tavuk eti, balık, kıyma ve parça et kesinlikle oda sıcaklığında çözdürülmemeli, çözdürme işlemi buzdolabında, diğer besinlerle temas etmeyecek şekilde, 24 saat içinde yapılmalıdır.
Çiğ et koyduğunuz tabakta deterjanla yıkamadığınız sürece pişmiş et servis etmeyin. Soslanmış gıdalar her zaman buzdolabında muhafaza edilmeli. Ketçap, hardal, mayonez gibi soslar sadece kullanılacağı sırada buz dolabından çıkarılmalı, kullanıldıktan sonra geri buzdolabına kaldırılmalı.
Özellikle yaz aylarında tüketimi artan ve en çok çocuklar tarafından tüketilen dondurma satın alınırken; çözülüp, tekrar dondurulmamış, orijinal şekli ve ambalajı değişmemiş dondurmalar alınmalıdır. Eğer, dondurma uygun sıcaklıkta muhafaza edilmezse salmonella, listeria monocytogenes, enterobacteriaceae bakterileri oluşabilir.
Dondurma sıfırın altında 18 derecede muhafaza edilmeli. Dondurmayı kaşık ile alırken, donmuş olmasına dikkat edilmeli. Tattığınızda kristalimsi, kumsu tat gelmesi dondurmanın eriyip yeniden donduğunun en büyük göstergesi oluyor. Zararlı mikroorganizmalar nedeniyle ishal, ateş kusma, halsizlik belirtileri görülebilir.
Bir diğer önemli konu da su tüketimi. Musluk suyu veya açık suların içilmemesi gıda güvenliği açısından önemli. Burada yaz aylarında artan buz tüketimine de dikkat çekmek istiyorum. Buz kalıplarında kullanılan suyun iyi kalitede içme suyu niteliği taşıdığından emin olmaya özen gösterin.
FACEBOOK YORUMLAR