Ekonomi belirleyici. Hiçbir canlının açlığa dayanma gücü yok. Bitki suya, hayvan ve insanlar da “besin maddelerine” gereksinim duyar. Bu gereksinimi karşılamanın yolu da ekonomiden geçiyor.
İşçiden üretici köylüye, esnafından işsizine kadar her kesim ekonomisi kötü olduğu için taleplerini dillendiriyor. Tabiki ekonomi siyasetten ayrı değil. Siyasi iktidarın uygulamaları ekonominin durumunu da belirliyor.
Ordu’da ekonomi dediğimizde akla gelen fındık fiyatı oluyor. Fındık para etmeyince üretici köylü de esnaf da zor durumda kalıyor. Bu durumun sorumlusu da siyasi iktidar dersek yanlış olmaz.
Ülke ekonomisi değerlendirilirken “farklı!” örneklendirmeler yapılsa da bazılarının değerlendirmelerini inanarak yapmadığını biliyoruz. Kim ne derse desin somut örnekler belirleyicidir. “Kalkınıyoruz, uçuyoruz” dense de inandırıcılığı yok.
Ekonominin iyi ya da kötü olduğunun birçok göstergesi var ancak ben birini yazacağım. Karşılaştırmalı ekonomi…
Çok eskilere gitmeye gerek yok. İnsanlarımız akın akın Gürcistan’a, Bulgaristan’a, Irak’a gidip bol bol alışveriş yapıp gelirlerdi. Aldıklarını Türkiye’de satarak para kazanırlardı. Hatta bu ülke yurttaşları günübirlik giriş çıkış yaparak bavul ticareti yapıyorlardı. Kazandıkları TL ile memleketlerine döndüklerinde döviz bozdurma yoluyla da kazançlarını artırırlardı. Eski camlar bardak oldu…
Evet, köprünün altında çok su aktı. Hem de ne sular. İşler tersine döndü. Şimdi Irak’tan, Gürcistan’dan, Bulgaristan’dan insanlar gelip ucuz buldukları alışverişlerini yapıp geri dönüyorlar. TL’nin bu ülke paraları karşısındaki değeri kayboldu. Bu ülke yurttaşı kendi parasını TL ile bozdurunca Türkiye’den araçlarını doldurup geri dönüyorlar.
Dün Türkiye yurttaşı komşu ülkelerin ekonomik durumlarından yararlanırken şimdi onlar Türkiye’nin ekonomisinden yararlanıyorlar. Hatta bıyık altından gülüyorlar da.
Şimdi ekonomimizin durumunu başkaları başka örneklerle anlatabilir. Uçurabilir de. Uçulduğuna kanıt olacak örnekleri de merak etmiyor değilim.
FACEBOOK YORUMLAR