YÜZYILIN SEÇİMİ Mİ?
Cumhuriyetimizin 100. yılında seçime giderken, millet yeni yüzyıla, hırsızlarla katillerle sapıklarla, kanunsuzlarla kanunsuzluklarla mı, yoksa çetelerle, adaletle, demokrasi ve özgürlükle mi girecek? Hoş herkesin vaadi aynı.
Yüzyılın seçimiymiş. Kafaların karışmaması mantığın bulanmaması mümkün mü? Unu bunu bilmem yüzyılın seçimi bir tarafa gerçekten yüzyılda bir görülecek seçim. Bizim kuşak politik yapıyı erken yaşlarda özümsediği için böylesini görmedik. Ya vaatler zıvanadan çıktı ya da siyasetçiler.
Televizyonun karşısına geçince koltuğa yaslanıp ayaklarını uzatmadan edemiyor insan. Petrol, gaz, baz, bomba, zurna, akılda kalıcılık başlayınca beyin duruveriyor. Yürek mi, o da çocuk kalbine dönüveriyor.
Sormadan edemiyorum.
-Bunları neden yapıyorsunuz?
Keşifler, bulunan malzemeler, vaatler, fazlasıyla kafa karıştırıyor. Aç kapa ile tüketmemek… Oysa yeni bir seçime şunun şurasında beş yıl var..
Ben galaycıyım, siyasetten anlamam. 14 Mayıs yaklaşırken politik mühendislerin siyasetin cenderesinde seçmenleri inceleme çalışmaları görkemli görüntülerle sürüyor. Şu ana kadar, son beş yıl meclisin çoğunluğunu hukukçular oluşturuyor. Yasal işleyiş ortada olmalı ki önümüzdeki seçim yüzyılın seçimi.
Meclisin %70’i revize edilecek, yani yüzde %70’i emekli. Zaten çalışmak demeye elim varmıyor, iki yıl meclise gidip gelmek emeklilik için yeterli bir süre. 700 gün. Bizde 7000, 9000, hatta yeni yasayla 10. 000 üstü.
Sıkıntılı günlerden geçiyoruz; beş belki daha fazla süreçten geçeceğiz. İlerde sıkıntılarımızı halkımız atlatır nüfus artarsa geçdoğan diye biri çıkıp bu ne bolluk vekil sayısını 1200 yapalım demez inşallah.
32 çeşit sözleşmeli personelin yanına 33 eklenip sözleşmeli vekil çok yakışır meclisimize. Meclis kürsüsünden bizim gibi dert yanmak yerine hangi vekil halkın içine girip kim daha fazla yasa taslağı getiriyorsa şimdiki beyaz kafalılar kadar kadroyu hak edebilir, hatta bu çalışmaya göre vekil sayısı düşürülebilir.
20 bine yakın çalışanıyla kutsal meclise girmek bir yurttaş olarak ziyaret etmek çok zor. İçerden tanıdıksız girilmez, randevular, telefon trafikleri. Çünkü en yasal, en doğal işler de tanıdıksız yürümez.
Meclisi bırakalım belediye başkanıyla görüşemezsiniz, tanıdık yoksa. Doktor Hilmi Güler, ne doktoruysa. Olur ya bi amblem gerekli olmalı. Tüccar Hüseyin, Galaycı Memed gibi. 4 yıl yıl oldu Hilmi Güler’den randevu bekliyorum.
Bizim kasabamızın başkanıyla bile zor denk gelirsin, salon insan kaynar, içerde mesai saati, basın toplantısı.
Bildiklerini sandıkları ama bilmezden geldikleri seçmen de en az onlar kadar politik. Bakalım kim kimi katakulliye getirecek.