NEDEN YAŞLANMIYORUZ?
Bedenine iyi bakan ve sağlıklı bir beslenme tarzını benimseyenlerde biyolojik yaş, takvim yaşından çok daha genç olabilirken, tersine bir yaşam tarzı sürdürenler oldukları yaştan daha yaşlı gözükürler. Zaten bu nedenle de “BİYOLOJİK YAŞ” ile “KRONOLOJİK YAŞ”lar bazen aynı şeyleri ifade etmeyebiliyor.
Kronolojik yaşı ileride olan bir kişi, biyolojik yaş bağlamında daha genç olabilir. Örneğin bir kişinin beş yaşında şeker, yirmi yaşında kalp problemi olabilirken, başka bir kişinin yetmiş yaşında hayati organları çok sağlıklı olabilir.
Kime sorsanız yaş almaya razı ama kötü yaşlanmak istemiyor. Bilim insanları ise yaşlanmayı yavaşlatmanın en etkili yollarını arıyor. Araştırmalar sağlıklı beslenmenin epigenetik mekanizmalar üzerinde etkili olduğunu gösteriyor. Epigenetik saat, vücudun DNA etiketli metil grupları gibi kimyasal değişkenleri içeren epigenomuna dayanır.
Bu etiketlerin şekli yaşam boyunca değişir ve bir kişinin biyolojik yaşını takip eder, bu da kronolojik yaşı geride bırakabilir veya aşabilir. Yaşam süresi boyunca besinler, gen ekspresyonu için önemli olan epigenetik mekanizmaları fizyolojik ve patolojik olarak etkilediği bilgisinden yola çıkılarak, bu mekanizmaların diyet veya özel besin bileşenler ile düzenlenmesi, hastalıklardan korunmayı ve yaşam kalitesinin artırılmasını sağlayabilir.
Bedenimize fazla yağ eklemek (obezite) ve bedenden aşırı kas kaybetmek (sarkopeni) yaşlanmayı etkiliyor. Sağlıklı yaşamın altın kuralları aslında basittir; dengeli beslenme, hareket, düzenli uyku. Ekran başında geçirilen hareketsiz saatlerin azaltılması, alkol ve tütün ürünlerinin tüketiminin sınırlandırılması, günlük yarım saatlik yürüyüşler yaşam kalitenizi artıracaktır.
Tuz yerine lezzet verici olarak baharat ve çeşitli otları kullanmayı deneyin. Buharda pişirme, haşlama, fırında pişirme sağlıklı pişirme yöntemleri tercihiniz olsun. işlenmiş gıdalardan, şekerli ve gazlı içeceklerden, yağda kızartılmış ürünlerden uzak durun. Kompleks karbonhidrat ve yeterli protein ve lif alımı sağlıklı beslenmenin zeminini oluşturuyor. Yağ oranı ve kalorisi düşük, besin değeri yüksek diyet yapmak istiyorsanız sebze yemelisiniz. Diyetle birçok polifenolik bileşik alıyoruz.
Diyet veya özel besin bileşenleri ile düzenlenmesi, hastalıklardan korunmayı ve yaşam kalitesinin artırılmasını sağlayabilir. Stres durumunda fazlaca salgılanan kortizol, adrenalin, dopamin gibi hormonların bir süre sonra yol açtığı metabolik bozuklar hücre yenilenmesi ve hasar onarım mekanizmalarını olumsuz etkiler. Stresten uzak durmak bağışıklığımızı güçlendirmeye yardımcı olur. Yeterli ve dengeli beslenmeyi yaşam tarzı haline getirmeniz sizi çok daha genç görünmekle kalmayıp genç hissettirecektir