KAN BAĞIŞÇISI CELAL KANCAN, ALTINLA ÖDÜLLENDİRİLDİ
Bugüne kadar 38 ünite kan bağışında bulunan Ünye Alevi Kültür ve Yardımlaşma Derneği Başkan Yardımcısı Celal Kancan, Türk Kızılay tarafından 35'inci Bağışı nedeniyle altın beratı ve altın madalya ile ödüllendirildi.
Yaptığı kan bağışları ile dikkat çeken Celal Kancan, daha önceki yıllarda verdiği 15. Ünite Kan bağışında bronz, 25. Ünite Kan bağışında gümüş madalya ile ödüllendirildi.
38. ünite kan bağışında da bulunan Kancan, bugün Ünye Cumhuriyet Meydanı’nda bulunan Kızılay Kan Bağış aracına gelerek 35. Ünite kan bağışı sonrasında hak kazandığı altın madalya ile ödüllendirildi. Altın Madalya Beratı ve Altın Madalya Ödülünü yetkililerin elinden alan Kancan, gazetemize verdiği röportajda kan vermenin önemine değinerek şu açıklamayı yaptı.
KANCAN: “SAĞLIĞIM EL VERDİĞİ ÖLÇÜDE KAN VERMEYE DEVAM EDECEĞİM”
İnsanlara kan vermekten son derece mutlu olduğunu söyleyen Kancan, “35. kan bağışı içinde altın madalya ile ödüllendirildiğini, son olarak önceki ay yaptığı 45. Kan bağışı nedeniyle de önümüzdeki günlerde Kızılay tarafından plaket ile ödüllendirileceğini söyledi.
Yıllardan beri Kızılay’a kan vermekteyim. Bugün 35. Bağışımın madalyasını almış bulunmaktayım. 38 ünite kan verdi. 45. Ünitede plaket alacağız. İnsanlara kan vermekten son derece mutluyum. Sağlığım el verdiği ölçüde kan vermeye devam edeceğim. İnsanlara bir nebze olsun yararlı olabildiysem ne mutlu bana.”
- “KAN VERDİKTEN SONRA ÇOK RAHATLIYORUM VE DİNÇ HİSSEDİYORUM”
Askerlikten önce kan vermeye başladığını söyleyen Kancan, “Ara verdiğim zamanlarda oldu. Ama, Kızılay’ın aracını gördüğüm zaman zamanı gelmişse mutlaka kan veririm.
Kan verdikten sonra, vücudumda rahatlık ve kendimi zinde hissediyorum. Kan verme sürem geçtiği zaman da üzerimde bir ağırlık hissediyorum. Kızılay’a giderek ne kadar günüm kaldığını sorarak kan vereceğim süreci takip ederim. Kan verdikten sonra çok rahatlıyorum ve dinç hissediyorum. Çok şükür bir hastalığım ve kullandığım bir ilaç yok. Kanım da temiz olduğu için her zaman gelip kanımı veriyorum. Geri çevrilmedim hiçbir zaman. Güzel tarafı da, kan verdikten kısa süre sonra “kanınız bir hastaya hayat verdi” şeklinde geri bildirim geliyor bize.”
“SAĞLIĞI EL VEREN HERKES KAN VERSİN. KAN VERDİKÇE ZİNDE KALIYORSUNUZ”
Kan vermenin hücreleri yenilediğini söyleyen Celal Kancan, şöyle devam etti.
“İnsanlar sağlıkları el veriyorsa, muhakkak kan vermeye gelsinler. Kan verdikleri zaman rahatladıklarını hissedecekler. Vücutlarında hücrelerin yenilendiğini hissedecekler. Bazı insanlar “Kan verirsek vücudumda kan kalmaz” korkusuyla kan vermekten çekiniyorlar. İnanın hiç öyle bir şey yok. Kan verdikçe zinde kalıyorsunuz.”
-“KIZILAY’IN ELİNDE KAN OLMASA O YARALILARA NASIL YETİŞECEKTİ?”
“Kan vermenin manevi tarafı bambaşka bir duygu. Biliyorsunuz 6 Şubat’ta büyük bir deprem yaşadık. Kızılay’ın elinde kan olmasa o yaralılara nasıl yetişecekti. Bu çok önemli. Bir nebze de olsun insanlara umut olabildiysem, can olabildiysem en gururlu insan benim. Aldığım ödüllerin manevi boyutu benim için çok önemli. Maddi bir beklentim asla olmadı. İnsanları Kızılay’a kan vermeye teşvik etmek istiyorum. Kan vermek, can vermekten iyidir. ”şeklinde konuştu.
KİMLER KAN VEREBİLİR?
18-65 yaş aralığında 50 kilogramın üzerindeki her sağlıklı birey kan bağışçısı adayı olabilir. (19 yaşından gün almak, 65’ini doldurmamak gerekir.)
İlk kez kan bağışında bulunacaklar için üst yaş sınırı: 61 yaşından gün almamış olmalı. Düzenli kan bağışçıları için üst yaş sınırı 65 yaşını doldurduktan, 70 yaşından gün alana kadar kan bağış merkezi doktorunun onayı olmak şartıyla yılda en fazla 1 kez olmak üzere kan bağışlayabilir.
HANGİ ARALIKLARLA KAN VERİLEBİLİR?
Tam kan bağışında;
Erkekler 90 günde bir
Kadınlar 120 gün de bir kan bağışında bulunabilirler.
ÖDÜL/MADALYA SİSTEMİ NEDİR?
Türk Kızılay güvenli kanın düzenli kan bağışçı profili ile gerçekleşeceği düşünmektedir.
Bu anlayışla kurumumuza gönüllü olarak düzenli kan bağışında bulunan bağışçılarımıza anı olarak kalması için madalya/ödül sistemi oluşturulmuştur.
10. Bağışta Bronz madalya,
25. Bağışta Gümüş madalya,
35. Bağışta Altın madalya,
45. Bağışta Plaket
Röportaj / Meral Korkmaz